16 Şubat 2014

PİJAMA PARTİSİ TADINDA

   

   Hayallerimiz gerçek olduğunda yaşadığımız mutluluk hiçbir şeyde yoktur. Genelde bunu bilir, bunu söyleriz. Doğruymuş o, biz geçen gün test ettik onayladık. Eda ile en büyük hayallerimiz arasında birbirimizde kalmak yer alıyordu ve gerçekten imkansız görünüyordu. Ama mükemmel bir kararlılıkla bütün kozlarımızı oynayarak imkansızı başardık. İzin alma aşamasında bunları yaparken tabii ki ailelerimize hiç duygu sömürüsü yapmadık, çok ayıp öyle şeyler.
   
   Eda sabah bize geldiğinde yeğenimle beraber onu bekliyorduk. Beraber parka gittik güldük eğlendik derken minik misafirimiz bizi bırakıp gitti. Öğrenci evimiz çok olsun isterdik ama olmadı maalesef, ama biz öğrenci evi alışverişimiz içimizde kalmasın diye akşam üşenmeyip markete gidip dünyanın en tatlı alışverişini yaptık. Sonrasında gelip odamıza kurulup dizi izleyip şarkı söyleyip uykumuz gelene kadar güzelce vakit geçirdik. Tek sorun uykumuzun saat 11'de gelmesiydi.
  
    Aslında en büyük korkumuz buluştuğumuzda uyuyakalmamızdı. Bir insan bu kadar uykuya düşkün olabilir. Uyumayınca midesi falan bozulan arkadaşlarımız var resmen, ama kim olduğunu tabii ki söylemeyeceğim. Ama biz zoru başardık ve uyumadık. Şu hayatta elde ettiğimiz başarıların en büyüklerinden biri bu olabilir bence, neyse. Peki uyumayıp ne yaptık, uyumadığımıza değdi mi biraz bundan bahsedeyim.
   
   Öncelikle tabu oynadık. İki kişi tabu oynamak çok zor bence denemeyin aranız bozulabilir, biz ucundan döndük. Neyse ki hiçbirimiz çirkef değiliz... Daha sonra Eda'nın mükemmel fikri blog yazmaktı. Ama uykumuz geldiği için nasıl üşendik belli değil. Sonuç olarak yazamadık. Tam muhabbetimizin bittiğini düşündüğüm bir anda Eda hadi şarkı açalım dedi ne kadar sevmediğim şarkı varsa hepsini açıp kendi eğlenip beni de saçma bir muhabbetin içine attı. Bu da aslında sevmediği şarkıları arkadaşınızla dinlemek için hınzırca bir taktik olabilir, uykum olduğu için çok anlamamışım ama neyse.ss Bir süre sonra uykumuz açıldı ve şiir okuyalım dedik, şiir dünyanın en güzel şeyi çünkü. Ama olmadı okuyamadık kader ağlarını örmüştü, aklımız Osmanlı Devleti'ne gitti birden. Derken kendimizi tarih hakkında konuşur internetten onları araştırırken bulduk. Sonrasında da gözümüzdeki koni hücrelerinden ve izafiyet teorisinden bahsedince anladık ki beraber yaşasak dünyayı kurtarabilirmişiz..
   
    Yatakta yapılan muhabbetler her zaman daha tatlı olur düşüncesiyle ve saatin de 3 olması sebebiyle ışığı kapatıp yataklarımıza geçtik. 2-3 bölüm dizi izledikten sonra aşırı eğlenceli muhabbetimize başlamış olduk ama, şu an sadece bir kısmını hatırlıyorum. Eda arada uyuduğumu iddia ediyor ama külliyen yalan... Ona bak şimdi "3 saniye içinde uyuyacağım" demeden asla uyumazdım ve uyumadım da. Onun uyumasının da benden sonra 1-2 saniye sürdüğünü düşünüyorum, çünkü bensizliğe hiç dayanamaz. :P 
 
   Sonra hiç istemesek de sabah oldu ve zaman hiç geçmediği kadar hızlı geçerek ayrılma vakti geldi. Böyle güzel vakit geçirdikten sonra 2-3 gün bir boşluğa düşüyorsunuz ama, unutulmaz mükemmel hiçbir şeye değişemeyeceğiniz anılarınız oluyor. Umarım siz de en sevdiğinizle böyle güzel vakit geçirme fırsatı yakalarsınız. :)
  
    P.S. Eda'nın aldığı albümü dinleyerek blog yazmak paha biçilemez. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder